30 Ağustos 2009 Pazar

betül.


betülün halini youtube a koysam bütün dünya haline aglar!
yemin ederim yeryüzünde o kadar farklı bir canlı yok!
aphex twin ve betül dansı herkese nasip olmaz:D
of allahım:D

27 Ağustos 2009 Perşembe

Telefon Tel Aviv.

bugün onlarla tanışalı tam 3 gün oldu ve sonsuza kadar burda kalıcaklar.


listen: Telefon Tel Aviv-I lied, at the edge of the world.

not:yavaş yavaş aklımı yitiriyorum.

23 Ağustos 2009 Pazar

pelerinim.

bazen üzerimde görünmezlik pelerinimin oldugunu düşünüyorum:(

22 Ağustos 2009 Cumartesi

varolmanın dayanılmaz hafifligi.

Latince kökenli dillerde compassion şu anlama gelir: başkaları acı çekerken insan hiçbir şey olmuyormuş gibi durup seyredemez, ya da yüreklerimiz acı çekenlerin yanındadır. Aşağı yukarı aynı sözcük anlamını taşıyan pity (acıma) –franszıcada pitie,İtalyancada pieta vb., acı cekenin acısına adeta lütfedermişçesine egildigimizi ima eder. ‘bir kadına acımak’ bizim ondan daha iyi bir durumda oldugumuz, onun düzeyine indigimiz, gönl indirdigimiz anlamına gelir.

‘compassin’ sözcügünün genellikle kusku uyandırması da bu yüzdendir işte, aşkla uzaktan yakından ilgisi olmayani ikinci sınıf, segersiz kabul edilen bir duyguyu anlatmaya yarar bu sözcük. Birisine merhamet duyarak sevmek gercekten sevmek değildir.

‘compassion’ sözcügünü ‘acı cekmek’ kökünden değil de ‘duygu’ kökünden türeten dillerde sözcük asagı yukarı aynı anlama gelir ama, kötü ya da degersiz bir duyguyu anlattıgı kolay kolay söylenemez. Sözcügün etimolojisinin gizli gücü bu sözcügü baksa türlü bir ışığa boğar ve ona daha genis bir anlam kazandırır; merhamet (bu dillerde oratkalasa-duygu) duymak sadece baskasının basına gelen talihsizlklere katlanabilmek degil, her türlü duygu yogunlugunu- sevinci kaygı, mutluluk, acı- onunla paylaşabilmek anlamına gelir. Bu cesit merhamet duygusal düşgücünün ulasabilecegi en uc noktaya, duygu ve heyecanlar arasındaki telepati sanatına isaret eder böylelikle. Duygular hiyerarşisinde benzersiz bir tektir demek ki.

Tomas’a tırnaklarının altına iğne batırma rüyasına anlatmakla, farkında olmadan onun kürsüsünü karıştırdıgını da acıklamıştı tereza. Tereza herhangi baksa bir kadın olsaydı, tomaz bir daha onun suratına bile bakmazdı. Bunun bilincinde olan tereza, ‘hadi kapı dısarı et beni!’ demişti. O ise onu dışarı etmek yerine elini avucuna almış, parmak uclarını öpmüştü. Cünkü o anda aynı acıyı, sanki tereza nın parmaklarının sinirleri dogruca kendi beynine gidiyormuscasına kendi tırmaklarının etinde duymustu.

Merhamet(ortaklasa-duygu) denen iblisce armagandan yararlanmakta yaya kalan herhangi bir kişi, tereza’yı, yaptıgından ötürü acımasızca konayacaktır. Cünkü kişinin özel yasamı kutsaldır ve iclerinde özel mektuplar barındıran cekmeceler acılmamalıdır. Ama yazgısı( ya da ugradıgı bela) merhamet oldugu icin, acık cekmecenin önünde diz çökmüş, sabina’nın mektubundan gözlerini ayıramayan kendisiymiş gibi geldi tomas’a. Terezayı anladı ve sadece ona kızmamakla kalmadı, sevgisi daha da arttı.


Milan kundera <3

16 Ağustos 2009 Pazar

me,myself and I

içimde bir amy winehouse,bif naked,natalie portman, julia roberts ve bazende jennifer lopez var:D

şimdi hangisi mi?

TANGO!

Bif naked-Tango shoes!

11 Ağustos 2009 Salı

chet baker.

good night Chet Baker, yes I am ok.

<3

naggber yaaa^_^

betüle dönüp dönüp cok alakasız zamanlarda betüll, nagggberr yaaa demeye bayılıorm bu sıralar:D

7 Ağustos 2009 Cuma

ne mi istiyorum?!

-artık benim hakkımda en ufak bi laf söyleme istiyorum.
-artık orda burda konuşma istiyorum(cünkü dediğin her şeyi işitiyorum ve bu da senin gelecegin için hiç iyi degil,bilirsin dediklerim olur.)
-ve artık akıl vermeyi kes orda burda.dön ve hayatına bak.senin için ne demişim ve ne yapmışım?gördünmü hiçbişey.sen bazı şeyleri demeden ve yapmadan önce hiçbişey.artık o çeneni kapa ve otur tek kelime etme hakkımda.ve uzak dur hayatımdan.yorumlarınıza hiç ihtiyacım yok.eger bişi demek istersen, eger yorumlamak istersen kendi yapmadıgın şeyleri yorumla.cünkü bu şekilde akıl vericek olan son kişi sensin.
-kaldı ki artık hayatımda laflarından daha cok önemli şeylerle ugraşmam gerek.senden istedigim benden uzak durman,adımın baş harfini dahi agzına almaman,tepki bile vermemen.tıpkı benim senden uzak durdugum ve pekte umursamadıgım gibi.
-böyle daha cok severiz birbirrmizi emin ol.sadece dediklerimi yap.yeter.
-hoşçakal.

breathe.

aklımı yitiriyorum.

listen:The cinematic orchestra-breathe.